Yazar Başvuru
  • Hakkımızda
  • İletişim
Perşembe, Eylül 23, 2021
Beynelmilel Post
  • Anasayfa
  • Politika
  • Teknoloji
  • Tarih
  • Uluslararası İlişkiler
    • Uluslararası İlişkiler Sözlüğü
Sonuç yok
Tüm sonuçları görüntüle
Sonuç yok
Tüm sonuçları görüntüle
Beynelmilel Post
Sonuç yok
Tüm sonuçları görüntüle
Anasayfa Temel Kavramlar

Siyaset Teorisinde Temel Tartışmalar: İnsan Doğası

Huzeyfe İşler Huzeyfe İşler
8 Mayıs 2020
İçinde Politika, Temel Kavramlar
0
Siyaset Teorisinde Temel Tartışmalar: İnsan Doğası

Siyaset teorisinde insan doğası, birey, toplum, özgürlük gibi kavramlar üzerine yapılan tartışmalar ideolojilerin yapı taşlarını oluşturmuştur. Bu felsefi tartışmalar derin ideolojik ayırımı da meydana getirmiştir. İnsan doğası üzerine üretilen tezler, insanın özünün ‘iyi mi? kötü mü?’ olduğu veya insan ‘bencil midir? yoksa kolektif bir varlık mıdır?’ üzerine olmuştur. İnsan doğası kavramı siyaset kuramcıları için büyük bir sıkıntı kaynağıdır. İnsanın doğası üzerine yürütülen tezler büyük ölçüde farklılık arz etmekte ve her bir tezin sosyal ve siyasi yaşamın nasıl örgütleneceği konusunda oldukça farklı sonuçları olmaktadır. İdeolojilerin insan doğası çatışması iki ana eksende gerçekleşir “Bireycilik ve Kolektizim”. Bireyci yaklaşım insanı toplumdan ayrı olarak düşünürken kolektivistler insan ve toplumu iç içe düşünmüşlerdir.  

İnsan Doğası, Siyaset, Toplum İlişkisi

Hobbes’un siyaset felsefesinin başlangıç noktası, insan davranışlarının nedenlerini keşfetmek ve bu sayede barışçıl, istikralı bir toplumun nasıl kavrayabilmektir .Bu düşüncesini şöyle dile getirmektedir: “Doğal hukuk ile siyasetin öğeleri hakkında açık bir düşünceye sahip olunmasında, insan doğasının bilinmesi çok önemli bir yer tutar”(…)” İnsanların doğal yapılarının ne olduğunu, hangi nedenlerin onları siteler kurmaya ya da kurmamaya yönelttiğini, bir devlet çatısı altında birleşmek isteyenlerin nasıl davranmak zorunda olduklarını anlamak gerekir.(Ağaoğulları:2016) Aristotales’in de dediği gibi “Siyaset bütün bilimlerin üstadıdır”
Siyaseti anlamak için siyasi bir aktör olan bireyin özüne inmek siyaset felsefesinin temel tartışması olmuştur.  

İnsan doğası tüm insanların “asli ve değişmez” özelliklerini ifade eder. İnsanın özünü ve içsel niteliğini ifade eder. Toplum yerine doğaya olan borçluluktur. İnsan doğası kavramı her ne kadar bilimsel tartışmalar ve deneyler içerse de net bir insan doğası özüne ulaşılamamıştır. Bu nedenle bu konu hakkındaki tüm görüşler normatiftir, ahlaki ve felsefi açıdan ilkesel teste tabi tutulamazlar.

İnsan doğası hakkında temel tartışmalar, insanın doğasının iyi mi kötü mü olduğunun yanı sıra insan doğasının, “doğa” mı yoksa “biçimlendirilebilir ” mi olduğuyla alakalıdır. Burada ‘doğa’ kavramı insanın sabit ve değişmez özüne dikkat çeken biyolojik ve genetik faktörlere karşılık gelir. Böyle bir inancın siyasi değeri çok büyüktür. İlk planda, siyasi ve sosyal teorilerin önceden belirlenmiş insan doğası kavramına göre inşa edilmesi gerektiğine işaret eder. Basit ifadesiyle, insanlar toplumu yansıtmaz, toplum insan doğasını yansıtır.

İkinci olarak bu görüş siyasi yaklaşımların köklerinin genelde doğa bilimlerinde özelde ise biyolojide olduğunu öne sürer. Bu nedenle siyasetle ilgili iddiaların ‘bilimsel’ bir özellik kazanabilmesi için biyolojik teoriler temelinde inşa edilmeleri gerekir. Nitekim 20. yy. da Sosyal Darwinizm’in ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Kısaca Sosyal Darwinizm, C. Darwin’in doğal seçilim teorisine göre doğal alanda güçlü olanın zayıf olana üstünlüğünün siyasal ve sosyal alana yansımasıdır. Sosyal Darwinizm klasik liberalizmin doktorinleri arasında yer alır. Bu görüşün en önemli düşünürü Herbert Spencer ‘a göre, doğa durumunda kalmak için en iyi uyumu sağlayacak biçimde yaratılmış olan insanlar yükselmekte, buna karşılık daha az güçlü olanlar dibe batmaktadırlar.

İdeolojilerin İnsan Doğası Üzerine Bakışı 

Liberal Bakış

Liberalizmin insan doğası iyidir. Bireyin arkasında kalan toplumsal ve tarihsel koşullardan etkilenmeyen değişmez, sabit bir insan doğasıdır. Birey, liberaller için kutsaldır; temel hakları devredilemez, elinden alınamayacak kadar değerlidir. Bireylerin bencilliklerinin ortak bir menfaat sağlayacağını düşünürler. Her birey kendi çıkarını en iyi bilendir ve toplumda birey kadar çıkar vardır. Çıkarlar ise uzlaşı ister bu da siyasetin alanına girer. Liberalizmin insan doğası aslında çelişkilidir. Çünkü; insanın doğasının iyi olduğu söylerler fakat aynı zamanda bireyin kendi çıkarına göre hareket ettiğini de belirtirler. Toplumdaki her bireyin kendi çıkarı gereğince, bencilce hareket ettiği savunan liberaller, sosyal dayanışmadan yoksun insan profili ortaya koymaktadırlar. Bu bakımdan bencilliğin ve çıkarcılığın insanın özünde olması, çıkar çatışmasının boyutunu arttıracağından dolayı liberal insan doğasını tartışmalı bir duruma getirmiştir.    

Liberallerin çıkarcı insan doğası, bireyin amaçları için yaptığı eylemleri meşrulaştırma aracı olmuştur. Bu meşrulaştırma aracı bugün siyasetin yalan, hile gibi kötü kavramlarla anılması liberal insan doğası tanımının bir ürünüdür.

Muhafazakar Bakış

Muhafazakarlığın insan doğası; insanın hem kusurlu hem de kusursuzlaştırılamaz olduğunu ileri sürerler. İnsanların yalnızlaşmaktan ve istikrarsızlıktan korktuklarını ileri sürerek psikolojik olarak insanın güvenli bir liman, aidiyet bağı kurabileceği bir yer aramaya meyilli olduklarını düşünürler. Muhafazakarlar istikrarsızlıklardan yola çıkarak özgürlüğün bile insan için tehlikeli olduğunu da düşünürler. Çünkü özgürlük değişime ve belirsizliğe yol açabilir. Aslında muhafazakarların insan doğası görüşü “ahlaken kusurlu”, kötümser ve güvenlik arayışı içinde olması Hobbes’un insan doğası fikrine dayanmaktadır.  Hobbes doğa durumunu tanımlarken “Homo homini lupus” (Herkes herkesin kurdu) şeklide ifade eder. Muhafazakarlar da Hobbes’un istikrasız ve güvensiz doğa durumu tasvirinden etkilenerek insan doğasını bu şekilde yorumlamışlardır. Hatta bazı muhafazakarlar insanın kusurlu olmasının sebebine “Eski Ahit”teki ilk günah söylencesine bile dayandırırlar.

Sosyalist Bakış

Sosyalistlerin insan doğası; Sosyalistler insan doğasının muhafazakarların aksine yukarıda değinilen insan doğasının biçimlendirilebilir olduğunu savunurlar. Bireyler yaşadıkları sosyal çevreden, tecrübelerden, koşullardan ve tarihi geçmişlerinden etkilenerek yetişirler. Yani insan doğasını plastik -biçimlendirilebilir- olduğunu savunurlar. Robert Owen’ın tabiriyle “Bir topluma, en iyisinden en kötüsüne, en cahilinden en aydınlanmışına kadar her türlü genel karakter kazandırılabilir”. Marx’a göre ise insanların bilincini varoluşları belirlemez bilakis sosyal varoluşları bilinçlerini belirler. Ludwig Feuerbach’ın insanın özü tezi Marx’ın öz hakkından düşüncelerinin arka planı olmuştur. Feuerbach’a göre hayvanla insanı ayıran özsel ayrım, hayvanda tür bilincinin olmamasıdır yani bilinçtir. (Feuerbach:1854) Marx ve daha sonra gelen Marksistler sosyal, siyasi ve entelektüel yaşamın mevcut ekonomik sistem, yani ‘maddi yaşamın üretim biçimleri’ tarafından belirlendiğini kabul ettiler. Bununla beraber Marx insan doğasının maddi çevrenin pasif bir yansıması olduğuna inanmaz. Bilakis insanlar içinde yaşadıkları dünyayı sürekli şekillendiren ve inşa eden işçilerdir (homo faber). Bu nedenle Marx’a göre insan doğası, insan ve maddi yaşam arasındaki dinamik veya ‘diyalektik ilişkiyle biçimlenmektedir. (Heywood:2019) Kısaca Marx’a göre toplum insanı üretir, insan da toplumu üretir.  

Anarşist Bakış

Anarşistlerin insan doğası; Anarşistler insan doğasının yukarıda bahsedilen diğer ideolojilerden farklı olarak iyimser olduğunu savunurlar. İnsanlar sosyal, girişken ve müşterek davranışa yönelik güçlü bir eğilimle, düzeni yalnızca ve yalnızca kolektif bir çaba ile sürdürmeye muktedir varlıklar olarak veya öz çıkar sahibi ama akılla aydınlanmış varlıklar olarak anlaşılmaktadır. (Heywood:2019) Anarşizmin önemli temsilcilerinden Kropotkin, Darwinizmin aksine bir evrim teorisi geliştirerek insanın yaşamda başarılı olmasının sebebi rekabet ve mücadele anlayışını reddederek insanın yaşamda başarılı olmasının sebebini insanın “karşılıklı yardım” ve “işbirliği”ne yatkın bir tür olduğunu ileri sürerek Darwinizme karşı çıkmıştır.  

Yazılarımızdan haberdar olmak için bizi takip etmeyi unutmayınız 🙂

 

Yararlanılan Kaynaklar

1) Heywood Andrew, Çeviri: Köse Hızır Murat, Siyaset Teorisine Giriş, Küre Yayınları (9.baskı): 2018
2) Editör: Ağaoğulları Mehmet Ali, Yalçınkaya Doç.Dr. Ayhan, Sokrates’ten Jakobenlere Batı’da Siyasal Düşünceler Tarihi, İletişim Yayınları (7.baskı):2016
3) Marx Karl, Çeviri: Murat Belge, 1844 El Yazmaları, İletişim Yayınları: Birikim Kitapları (11. Baskı): 2017
4) Heywood Andrew, Çeviri: Köker Prof. Dr. Levent, Siyasi İdeolojiler, BB101Yayınları (12.baskı): Şubat 2019
5) Feuerbach Ludwig, Hıristiyanlık’ın Özü, Londra, 1854
6) Prof. Dr. Arslan Ahmet, Felsefeye Giriş, BB101 Yayınları (26.baskı): Ağustos 2018

Download WordPress Themes Free
Free Download WordPress Themes
Download WordPress Themes
Free Download WordPress Themes
download udemy paid course for free
download micromax firmware
Download Best WordPress Themes Free Download
free download udemy course
Etiketler: anarşizminsan doğasıliberalizmmuhafazakarlıksiyaset teorisisiyaset teorisinde temel tartışmalarsosyalizm
TweetlePaylaşGönderPaylaşGönder
Reklam
Huzeyfe İşler

Huzeyfe İşler

Kocaeli Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümünde öğrenim görmekteyim. Siyasal ve Sosyal Bilimler alanlarında araştırmalar yapmaktayım. Beynelmilel Post Yazı İşleri

İlgili Postlar

Vekalet Savaşı
Uluslararası İlişkiler Sözlüğü

Vekalet Savaşı

Ahmetcan Uzlaşık
23 Eylül 2021
Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Örgütü (AGİT)
Uluslararası İlişkiler Sözlüğü

Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Örgütü (AGİT)

Ahmetcan Uzlaşık
2 Eylül 2021
Muhafazakârlık Ve Devlet: 1- Muhafâzakarlığın Temel Kaynakları
Politika

Muhafazakârlık Ve Devlet: 1- Muhafâzakarlığın Temel Kaynakları

Huzeyfe İşler
24 Ağustos 2021
FEODAL SİSTEMİN DOĞUŞU VE ÖZELLİKLERİ
Politika

FEODAL SİSTEMİN DOĞUŞU VE ÖZELLİKLERİ

Huzeyfe İşler
12 Ağustos 2021
Sonraki Post
Magna Carta Nedir? | Hükümleri | Önemi

Magna Carta Nedir? | Hükümleri | Önemi

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gizlilik Politikası'nı okudum ve kabul ettim.

Reklam

Haftalık En Çok Okunanlar

  • Vestfalya Antlaşması Nedir?

    Vestfalya Barışı (1648) Nedir?

    0 Paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweetle 0
  • Marshall Planı Nedir? | Amacı | Türkiye’ye Etkileri

    0 Paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweetle 0
  • Sanayi Devrimi ve Sonuçları | Özellikleri

    0 Paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweetle 0
  • FIR Hattı Nedir? Türkiye – Yunanistan FIR Hattı Sorunu

    0 Paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweetle 0
  • Ortadoğu Neresidir? Türkiye Ortadoğu Ülkesi midir?

    0 Paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweetle 0
  • Norveç: Siyasi Yapısı, Merkez-Taşra Teşkilatı, Nordik Modeli

    0 Paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweetle 0

Kategoriler

Temel Kavramlar

Politika

Uluslararası İlişkiler

Hukuk

Bilim

Teknoloji

Tarih

Hakkımızda

Hakkımızda

Gizlilik Politikası

İletişim

Bizi Takip Edin

Beynelmilel Post © 2019. Tüm hakları saklıdır.

Premium WordPress Themes Download
Download WordPress Themes
Download WordPress Themes Free
Download Premium WordPress Themes Free
ZG93bmxvYWQgbHluZGEgY291cnNlIGZyZWU=
download intex firmware
Download WordPress Themes
download udemy paid course for free
Sonuç yok
Tüm sonuçları görüntüle
  • Anasayfa
  • Temel Kavramlar
  • Uluslararası İlişkiler
  • Politika
  • Ekonomi
  • Hukuk
  • Teknoloji
  • Hakkımızda
  • Yazar Başvuru
  • İletişim

Copyright © 2019 Tüm hakları saklıdır. Beynelmilel Post

Hesabınıza aşağıdan giriş yapabilirsiniz

Şifrenizi unuttunuz mu?

Kayıt olmak için aşağıdaki formları doldurun

Tüm alanlar zorunludur. Giriş

Şifrenizi geri alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi giriniz

Giriş